26 Kasım 2011 Cumartesi

Gençlerbirliği - Fenerbahçe : 0-0 (Kaybetmemek te Önemli)


* Maalesef istediğimiz futbolu gene oynayamayarak 2 puan kaybettik.
* Sivas deplasmanına göre daha iyi oynamamıza rağmen bariz sıkıntımız hücumda çoğalamamak , final paslarını ve son vuruşlarını yapamamak yüzünden galip gelemedik.
* Zaten 12 maçta attığımız 16 gol gösteriyor.Ki Son 24 sezonda attığımız en az gol oluyor bu.
* Yaşatılan şerefsizliğin ceremesini çekiyoruz.Penaltısız 15 gol atmış bir Niang,ligin tozunu atacak Emenike,bu tip maçlarda kilidi açan kafa gollerini atan (geçen yıl yanılmıyorsam 9 gol attı) Lugano ve defansif yönü sıkıntılı olmasına rağmen hücumu iyi olan Andre Santos'u mumla arıyoruz.Bunlara Semih'in bitikliği,Dia'nın sakatlığı,Bienvenü'nün daha zamanı olması,Alex'in 1 yaş daha alması ve yoğun maç temposundan yorgun düşmesi + markajda oynaması ve Aykut Hoca'nın her nedense Stoch'a yedek kulübesinin tapusunu vermekteki inadı eklenince bahsettiğimiz sıkıntıları çekmemiz doğal geliyor.
* Her şeye rağmen,rakiplerin de kötü performansı nedeniyle lideriz.
* G.Birliği de yabana atılacak bir takım değil.Tamam bütçe olarak,oyuncu kalitesi-fiyatları olarak bizden çok aşağı bir takım ancak genç,çok koşan ve oyun disiplinine sadık kalarak futbolun doğrularını yapmaya çalışan bir takım.Topun arkasına iyi geçiyorlar,alanı iyi parselliyorlar,aynı zamanda çabuk geri koşup,çabuk hücuma çıkıyorlar.Oyun disiplinine sadık kalmaları sayesinde Beşiktaş karşısında 0-2 yenik durumdan 4-2 kazanmayı bildiler.Bunu da gözardı etmeyelim.
* Yukarıda sıkıntıları yazdık,ancak her şeye rağmen Aykut Hoca birazcık oyunu okuma ve erken müdahale ile kazanma şansımızı arttırabilirdi.Mehmet Topuz'un yerine formayı Özer'e verdi.
Özer bir kez daha bekleneni veremedi.Değişiklik zamanı ise Uğur Boral tercihi de yanlıştı.
 Stoch en baştan 11'de başlamalıydı,olmadı 65'te Özer yerine girmeliydi,ancak 84'te girdi.
Yani en kötü 20 dakika geç girmiş oldu.Girdikten sonraki uzatmalarla birlikte 10 dakikada
oyunu tekrar rakip sahaya yıktık,hareket getirdi.
 Evet girer girmez 86'da ner golü kaçırdı.Şans ayağımıza gelmişti ama doğal çünkü ısınmadan girmişti ve sürekli oynayamadığı için tereddüt etti o pozisyonda.
Semih girdikten sonra Henri'yi sağa çekti.Henri sağ kanatta oynayamıyor.Elinde Stoch gibi kanat adamın var Sen Uğur Boral'dan sonra düşünüyorsun hocam ?
* Aykut Kocaman'a bu eleştirileri yapıyoruz diye adamlığını,yaptıklarını unutmuyoruz.
Başımızın tacı ama oyunu okuma ve değişikliklerde maalesef formsuz.
* Maçın bizim adımıza en iyileri Volkan ve Bilica idi.Bilica bu sezon iyi.
* Caner de en çok forse eden,araştıran oyuncumuzdu.Çıkması yanlıştı.
* Özer herhalde bu gidişle memleketi Trabzon'un takımına gider ve karşımıza 2.Burak Yılmaz vakası olarak çıkar :))
* G.Birliği Oktay Delibalta hamlesi ile oyun üstünlüğünü aldı bir 10 dk.75-85 arası.Orada bizim Alex-Semih-Henri gibi geri dönüşü olmayan 3 oyuncu ile sahada olmamızın neticesi orta sahada zayıf kalmamızın etkisi vardı.Stoch girdikten sonra neyseki tekrar oyunu dengeledik.
* G.Birliği'nde Özgür isimli genç oyuncuyu ilk kez izledim.Ç.Dardanel'den transfer etmişler.
Özgür İleri.Alex'e yakın oynadı,iyi bir oyuncu izlenimi verdi.
* Kaybedebilirdik te kazanabilirdik te.Kazanamıyorsan kaybetmeyeceksin.
O yüzden 2 puan kayıp gibi görünse de 1 puan kazanç olarak ta görülebilir.
2 takımın da direkten dönen şutları gol olabilirdi.
* Hakem Halis Özkahya ve Yardımcıları.
Hakemlik bir maç değildi ama böyle bir maçta bile çok kötüydüler.
Semih'in topun tamamı çizgiyi geçmeden çevirdiği pozisyon çok tartışmalıydı.
Aut değildi.Semih hakem düdüğü çaldıktan sonra topa vurdu gol oldu gerçi ama kritik bir hataydı.
 Bu pozisyon için TRT SPOR'daki tartışmada ne kadar dangalakçaydı görün.
Semih topa vurduğu için neden sarı kart görmedi diye tartıştılar . 



Yardımcı hakem Selçuk Kaya tamamı aleyhimize hatalar yaptı.
Uğur Boral için kaldırdığı yanlış ofsayt bayrağı.

Ayrıca Semih ve Henri'nin korner bekledikleri pozisyonlarda yanlış aut kararları verdi.
 Bu yüzden Henri gözlük işareti yaptı diye sarı kart gördü boşu boşuna.

Gene ilk yarıda Caner'in uzun mesafe top sürerek ceza sahasına girerken önüne geçen oyuncu (Aykut veya Azoefeifa) ile ikili mücadelesinde Caner faul yaptı kararı verdi.Caner el teması ile o oyuncu düşmezdi.Oyuncu yerde yatarken Caner'e yaptığı hareket daha ağırdı,penaltı bile olabilirdi.
* Neticede kalan 5 maç için bir an önce toparlanıp devre arasına  en az kayıpla girmemiz lazım.
5 maçın 3'ü deplasmanda.gs ve Haramzon gibi prestij maçları da var.
Mental olarak çok etkilendik,yorgunuz tamam ama daha İddianame açıklanmadı.Esas iş ondan sonra başlıyor.O yüzden hem bu süreç için hem gs ve haramzon prestij maçları için bir an önce fiziksel,mental nasıl hazırlanılacaksa hazırlanmak gerekiyor.
 Devre arası da Ali Koç'un maçtan sonra dediği gibi zaten 1-2 iyi oyuncu transferi yapılacak.

Caja Laboral - Fenerbahçe Ülker : 90-85 (Uzatmada Yıkıldık)



CAJA LABORAL (90): Pau Ribas (1 ribaund-2 asist), Pablo Prigion 11 (4 ribaund-2 asist), Milko Bjelica 16 (7 ribaund-1asist), Kevin Seraphin 6 (2 ribaund-4 asist), Fernando San Emeterio 25 (8 ribaund), Goran Dragic,Thomas Heurtel (3 asist), Brad Oleson 13 (1 ribaund-1 asist), Mirza Teletovic 12 (5 ribaund-2 asist), Nemanja Bjelica 7 (2 ribaund), 

FENERBAHÇE ÜLKER (85): Roko Ukic 9 (1 asist), Curtis Jerrells 13 (3 asist), Ömer Onan 4 (3 ribaund-1 asist), Gasper Vidmar 6 (4 ribaund), James Gist 5 (3 ribaund), Oğuz Savaş 14 (4 ribaund-2 asist), Thabo Sefolosha 13 (7 ribaund-4 asist), Bojan Bogdanovic 19 (6 ribaund), Emir Preldzic 2 (2 ribaund)

1.PERİYOT: 16-14
2.PERİYOT: 22-28
3.PERİYOT: 16-18

4.PERİYOT: 19-13
UZATMA: 17- 9





* Yazık Oldu.Bir kez daha öne geçtiğimiz bir maçı (7 veya 9 sayı fark yapmıştık sanırım) vurup geçemedik ve klasik maç sonunu oynayamama sendromu yüzünden  verdik.Uzatmaya gidince zaten kazanma şansımız azdı.
* Bu yenilgi ile zaten bıçak sırtı vaziyetteki grupta 4.sıraya geriledik.Haftaya Olimpiacos ile hayati maç oynayacağız.Kalan diğer maçlarda aynı şekilde.
* Aslında pek bir şey yazmak gelmiyor içimden,zaten o yüzden epey geç kaldık yazı için.
Her maç aynı şeyleri yazıyoruz.Kazansak ta değişmeyecekti.Çünkü yapısal sorunu var takımın.
 Buna yetersiz Coaching'te eklenince emekler heba oluyor.
* Evet rakip inanılmaz üçlük attı,ballı günündeydi.Özellikle bu maça kadar 11.8 ortalama sayı,15/4 üçlük atmış eski formunu arayan San Emetario'yu Haftanın MVP'si olacak kadar hayat öpücüğü bir maç oynattık.25s.(4/3 üçlük),8 ribaunt,2 asist 36 Ranking.
Yani ''Kabul Günü''nün misafiri San Emetario'ydu.
* Teletoviç'e önlem alalım derken (Gene de 12s.5r.2a) San Emetario,Oleson,Prigioni gibi atıcıları coşturduk.33/14.% 42.4 gibi boş,el üstü ne olursa attılar.Adamlar ballı günündeydi demek işin basitine kaçmak olur elbette bizim savunmamız bunu getirdi.
* Aslında biz de onların üçlüklerine karşılık verdik.Üçlük yüzdemiz düşüktü,sıkıntılarımızdan biriydi.17/9.%52.9.Onlardan daha yüksek yüzdemiz.
* Mağlubiyetin nedenlerini kısa kısa yazarsak ;
 - Bahsettiğimiz gibi San Emetario ve rakibin kendi ortalamalarının üstü üçlük yüzdesi.
- Kötü başlayan Emir'i sadece 08.15 dakika kullanmak.2s.2r.
 - Spahija'nın Ömer Onan varken Ukiç-Curtis ikilisini uzun süre oynatması.
- Ukiç fıtık etti.Artık tahamül ötesi hal almaya başladı.2 tane turnike atması ve maç bittikten sonra üçlüğü yetmez.Gene 20 saniye top elinde dripling son 4 saniye zorlama atış ve penetre bıktırdı.
 - 4 numara sorunumuz çok büyük.Gist ''sersem tavuk'' gibi geziniyor.6 sayı öndeyiz koparacağız anlamsız hücum faulü,top kayıpları,felaket savunması.Kaya'yı bu kez hiç düşünmedi.
Sefo'yu çekiyor oraya mecburen.Mirsad acil ve iyi dönmeli.
- Belli bölümlerde iyi savunma yaptık ama Oğuz,Ukiç bire bir de çok kolay geçildiler.
 - Uzatmada aynı 5 ile ısrar etmek ve 17 sayı yemek.
- Güvenilir organizasyon ve bir basketbol aklımızın olmaması.
- Maç sonları için lider bir koç ve oyuncuya sahip olmamak.
* İyi şeyler de vardı.
- Curtis'in cesur penetreleri ve Ukiç'ten iyi hücum - savunma performansı.13s.3a.
- Kenardan gelen Oğuz ve Bogdanoviç'in 14 ve 19 sayı ile iyi katkı vermesi.
- Bogdanoviç'in giderek ritmini bulması.
- İçeriden oynamaya çalışmak.
- Yükselen üçlük yüzdemiz.
- Sefo Reis'in aynı çizgisini devam ettirmesi.13s.7r.4a.5tç.3 top kaybı da var olacak o kadar.
- Tam 11 top çalma gibi müthiş bir rakam.
- Belli periyotlarda çok iyi savunma ve mücadelemiz.
* Transfer yapılmayacak gibi.Artık Mirsad ve Tomas'ın iyi dönmesini bekleyeceğiz.
Takımla antrenmanlara başladılar ama belli zaman dilimlerinde.
* Bana  göre uzun süre şu 5 ile oynamalıyız ; 
Emir - Ömer Onan - Bogdanoviç - Sefo - Vidmar.Rotasyona Curtis,Engin,Ukiç (az süre),Oğuz, Mirsad,Tomas,Kaya girer.
* Hakemler tipik ev sahibi İspanyol takımına kıyak işini iyi yaptılar.Tamam faul yaptı bizim oyuncumuz mesela yerdeki San Emetario'ydu galiba oyuncumuzun kafasına topu fırlattı hani teknik faul.Üstelik abartılı bir şekilde faulü aldırdı orada.
* Son olarak yayıncı kuruluş NTV SPOR'a değinmek istiyorum.
Ezik kedilerin maçının uzatmaya gitmesi ile bizim maçın 1.çeyreğini piç ettiler.Bu düşünülmesi gereken bir durumdu.NTV'ye pas edebilirlerdi 2 maçtan birini.Ezikler 10 sayı geriden gelip uzatmada kazandılar.Zaten uğursuzluk orada başlamıştı.

BU NE LAHANA, BU NE TURŞU?


Bugün Ali Koç futbol takımına takviye yapacaklarını söyledi.

Kadın basketbol takımı Candace Parker'ın peşinde...

Beşiktaş Lamar Odom'la anlaştı.

Efes Barea ile ilgileniyor.

Galatasaray flash bir hamle hazırlığı içinde... Muhtemelen lokavtın kesinleşmesini bekliyor. Sezonun oynanmayacağı resmileştiği dakika patlatır bombayı.

Biz ise halen "ipimle kuşağım" ve "az olsun benim olsun" zihniyetinde inat ediyoruz.

Para yokmuş. Öyle diyorlar. Sponsor Ülker... Yeni salon açılacak... Final-four İstanbul'da... Takım kötü vaziyette... Oynanan basketbol iç açıcı değil... Ama biz transfer yapmayacak-mı-şız. Para yokmuş.

Kadın basketbolunda "sponsorsuz" transfer peşindeyiz.

Fotbolda "sponsorsuz" transfer peşindeyiz.

Erkek basketboluna gelince sponsor var ama "para yok."

İlginç.

Birileri bize fena yalan söylüyor.

Kokusu çıkar ama umarım o zamana kadar iş işten geçmez.

25 Kasım 2011 Cuma

Başkentte Tatsız Gece


Ankara'da Gençlerbirliği ile karşılaşan Fenerbahçe futbol takımı tatsız tuzsuz bir oyun neticesi 1 puanla yetinmek zorunda kaldı. Zaten bu futbol için 1 puandan fazlası ayıp olurdu. Uzun uzadıya maçtan bahsetmeyeceğim; çünkü bahsedecek bir oyun yoktu sahada.

Mehmet Topuz'un yokluğunda sağ açık görevi verilen Özer bildiğimiz Özer gibiydi. Daha kaç yıl sabredeceğiz ve kendisini bulmasını bekleyeceğiz, bilemiyorum. Ondan bir şeyler ummak için cidden Polyanna kadar iyimser olmak gerek. Son haftaların formda ismi Caner'de bugün dökülenler arasındaydı. 65. dakikada yerini Uğur Boral'a bıraktı. Semih'te Özer'in yerini aldı. Bienvenu sağ açığa geçti. Maçın son 7 dakikasında ise yerini Stoch'a bıraktı.

Kısa kısa notlarla geçelim...

Semih Şentürk'ün ayakta duracak vaziyeti yok. Bitmiş, tükenmiş, ahı gitmiş vahı kalmış.

Herkes Stoch'un kaçırdığı golü konuşacak ama Stoch girene kadar rezil bir maç oluyordu. Sabaha kadar oynasak pozisyon olmazdı. Eğer Stoch'u 10 dakika daha erken alsaydı kazanma şansımız olurdu.

Semih facia... Onun yerine oynayan Bienvenu'da kötü ve çelimsiz... Fiziken çok zayıf. Yıpratıcılıktan çok uzak... Hele Aykut hocanın Semih'i Özer'in yerine oyuna aldıktan sonra Bienvenu'yu sağ açığa çekmesi komikti. Nitekim kendisi de bu komikliği anlamış olmalı ki, 10 dakika dayanabildi. Ama iş işten geçmişti. O kadroda çizgide ve açık oynayacak son adam Bienvenu'dur. Alex'i stoper oynatmaktan daha saçma...

Top Volkan'a gelince bu Gençlerbirliği'nin kiralık taraftarı niye ıslık çalıyor, onu anlamadım. Galatasaray'lılarla anal bir tanışıklıkları mı var; onlar gibi basur mu olmuşlar da böğürüyorlar, dikkatimi çekti!

1 puanı Volkan'a borçluyuz. Muhteşem iki kurtarış yaptı.

Bu takımın iki santrforunu toplasan bir Niang'ın sağ bacağı etmez.

Bilica'nın Fenerbahçe formasıyla gördüğüm en olumlu maçıydı. Cristian'dan formayı kapan Selçuk'ta sırıtmadı.

"Yobo, Yobo" diye 03 Temmuz öncesi bir taraflarımı yırtıyordum. Beni mahcup etmiyor. Bu defansın omurgası Lugano değil, Yobo'dur diyordum. Görüyoruz.

Futbolun f harfi olmayan bir maçtı. 80 dakika uyukladık.

Bugün 18:00 civarında baba olan Gökhan Gönül'e tebriklerimi iletiyorum. Allah analı babalı büyütsün. Seni çok seviyoruz Gökhan!

24 Kasım 2011 Perşembe

Hafta Sonu Spor Ekranı


http://img379.imageshack.us/img379/9440/o444771yaynlar.jpg

25 Kasım Cuma

18.00 Aliağa Petkim - Beşiktaş Milangaz ( LİG TV 3)
20.00 Gençlerbirliği – Fenerbahçe (LİG TV)
21.30 Köln – Mönchengladbach (TRT HD)

26 Kasım Cumartesi

13.00 Samsunspor – Antalyaspor (LİG TV)
13.30 Anadolu Efes - P.Karşıyaka ( LİG TV 3)

13.45 Fenerbahçe - Sarıyer U15 (FB TV)
14.30 Nilüfer Belediye - G.Saray MP (SPORTS TV)
16.00 Orduspor – Mersin İdman Yurdu (LİG TV)
16.30 Borussia Dortmund – Schalke (TRT HD / TRT HABER )
17.00 Chelsea – Wolverhampton (LİG TV 3)
17.00 Manchester United – Newcastle (LİG TV 2)
19.00 Rayo Vallecano – Valencia (NTV SPOR)
19.00 Galatasaray – Sivasspor (LİG TV)
19.30 Arsenal – Fulham (LİG TV 3)
19.30 Hannover 96– Hamburg (TRT HD)
20.00 Adanaspor – Tavşanlı Linyitspor (TRT 3 SPOR)
21.00 Real Madrid – Atletico Madrid (NTV SPOR)
21.45 Atalanta – Napoli (D SMART 55. KANAL)
21.45 Lazio – Juventus (EURO FUTBOL)
21.45 PSV – Groningen (S.HABER)
23.00 Getafe – Barcelona (NTV SPOR)

27 Kasım Pazar

13.00 Eskişehirspor – Ankaragücü (LİG TV)
13.00 Real Betis – Real Sociedad (NTV SPOR)
13.00 İstanbul B. Belediye – Gaziantepspor (LİG TV 2)
13.30 Mersin B.B - Fenerbahçe Ülker ( LİG TV 3)
13.30 Boluspor – Kartalspor (TRT 3 SPOR)
13.30 Giresunspor – Denizlispor (TRT 1)
14.30 İBA Kİmya Ted Kolejliler - Pursaklar Voleybol İ.(SPORTS TV) 
15.30 G.Saray MP - Trabzonspor (LİG TV 3)
16.00 Fenerbahçe - G.Saray MP Bayan Basketbol (FB TV)
16.00 Sakaryaspor – Ç. Rizespor (TRT 3 SPOR)
16.00 Gaziantep B.Belediye – Bucaspor (TRT 6)
16.00 Manisaspor – Kayserispor (LİG TV)
16.00 Palermo – Fiorentina (D SMART 55. KANAL)
16.00 Siena – Inter (EURO FUTBOL)
16.30 Werder Bremen – Stuttgart (TRT 2)
17.00 Levante – Sporting Gijon (NTV SPOR)
17.30 Twente – Vitesse (S.HABER)

18.00 Mersin B.B.-Fenerbahçe Ülker (Tekrar - FB TV)
18.00 Liverpool – Manchester City (LİG TV 3)
19.00 Trabzonspor – Beşiktaş (LİG TV)
20.00 Göztepe – Kayseri Erciyes (TRT 3 SPOR)
21.45 Milan – Chievo (EURO FUTBOL)
22.30 Zaragoza – Sevilla (NTV SPOR)

NOT : 
Böyle bir haber var doğru mu bilmiyorum.
Fransa Ligi Maçları bu haftadan itibaren Lig TV'de yayınlanacak. Haftanın en önemli iki maçı HD olarak ekranlara gelecek.
Kaynak : Twitter Digiturk Spikeri

Kraliçeler ''Salamanca'da Parfüm Koktu ''69-77 !!!


PERFUMERIAS AVENIDA (69):
 Allison Feaster-Strong 3 (1 ribaund, 2 asist), Marta Fernandez 7 (3 ribaund), Isabel Sanchez 6 (1 ribaund, 1 asist), Marta Xargay 10 (2 ribaund, 2 asist), Dewanna Bonner 24 (7 ribaund, 1 asist), Lucia Pascua 2 (2 ribaund), Erika De Souza 15 (9 ribaund, 1 asist), Anna Vajda 2 (4 ribaund, 1 asist),

FENERBAHÇE (77): 
Zane Tamane 12 (4 ribaund, 1 asist), Birsel Vardarlı 2 (4 ribaund, 3 asist), Esmeral Tunçluer, Kübra Siyahdemir (1 asist), Penny Taylor 16 (7 ribaund, 2 asist), Ivana Matovic 8 (5 ribaund), Angel McCoughtry 28 (6 ribaund, 2 asist)

1.PERİYOT:16-13
2.PERİYOT:22-21

3.PERİYOT:15-25
4.PERİYOT:16-18

(tbf.org.tr)


''SALAMANCA DESTANI / KRALİÇELER PARFÜM KOKTU''
* Tebrikler Kraliçeler.Tebrikler teknik heyet.Beklediğim bir galibiyetti.
* Çok önemli bir galibiyet aldık.Hem grup liderliği için büyük bir yol aldık,hem de bu kupada ne kadar iddialı olduğumuz bir kez daha gösterdik.
* Aynı zamanda bu galibiyet ile Euroelague'in şu anda tek namağlup takımı olduk.
Kedicikler de kendi evlerinde bir başka İspanyol takımı Ros Caceres'ten 30 sayı fark yemiş.Biz gidip geçen yılın Şampiyonu'nu evinde yeniyoruz,kedicikler ise bir başka İspanyol takımından 30 sayı fark yiyor.Bundan güzel bir akşam olamazdı.
* Evet Avenida sadece sponsorunu değiştirmedi (Halcon-Parfumerias) kadroyu da değiştirdi.9 oyuncu gitti.Özellikle de finalde Spartak Moskova'yı 68-59 yenerek Şampiyon oldukları maçta mükemmel oynayan Silvia Dominguez,Alba Torres ve Sancho Liyttle takımdan ayrıldı ama yerlerine transferler yapıldı ki ligte 6/6 yapıp,Süper Kupayı aldılar,Euroleague'de de 5/5 yaptılar yani 12 maçtır namağlup bir takımdı.
 Böyle bir takımı (Apoletinde Son Euroleague Şampiyonu yazıyor hala) kendi saha ve seyircisi önünde yenmek hele de hakemlerin açık desteği ile yenmek önemli iştir,başarıdır.
* Koç'un da ''ilk yarıda savunma ribauntlarında sorun yaşadık,ikinci yarıda toparlayınca daha iyi oynadık '' dediği gibi ribauntlarda sıkıntı yaşadık,savunma da aynı şekilde,basit top kayıpları da cabasıydı.Son saniyede üçlük yememiz çok kötüydü.38-34 geride bitti devre.
* 3.çeyreğin ikinci yarısından itibaren bambaşka bir oyun oynadık.Alan savunmasından vazgeçtik
Dolayısıyla savunma değişikliği ile birlikte rakip sayı bulmakta sıkıntı çekmeye başladı,ribauntları da almaya başladık,hücumu zaten Angel ve Penny götürüyorlardı.
49-44 geriden 15-0'lık bir seri ile 49-59 öne geçtik ve maçı kopardık.
* Maçın yıldızı ,MVP'si şüphesiz 16/11 saha içi isabetiyle 28s.5r.ile Angel'dı.Muhteşemdi.
Onunla birlikte Penny de 8/6 saha içi isabeti 4/4 serbet atış ile 16s.7r.2a,4tk.ile çok önemli katkı yaptı.Angel-Penny A.Ş.şu an için takımın yükünü çekiyor.
 Onlara maç maç Matoviç,Tamane,Nevriye katılıyor.Dün akşam Matoviç iyi değildi.8s.5r.u var
ancak 5 top kaybı ve savunmadaki ağırlığı dikkat çekiciydi.
Tamane 7/5 isabetle 12s.4r.ile Angel ve Penny'den sonra en iyi katkı yapan oyuncumuzdu.
* Yerli oyuncularımız ne yazık ki hala istediğimiz gibi değil.Birsel ve Esmeral 6/1 ve 4/1 isabetle toplam 10/2 ile oynamışlar.Asist toplamları da 4.Babkina daki verimsizliği de gözönüne alırsak oyun kurucu mevkiinde sıkıntımız sürüyor.
 Özellikle Esmeral tamam sakatlıktan çıktı ama hala çok formsuz.
Nevriye aynı şekilde bel sakatlığı var diyoruz,toleranslı bakıyoruz 9s.7r.ile oynadı dün akşam ama savunmada pelte gibi dağılıyor.
* Galibiyet ,namağlup liderlik çok güzel ama ilerisi için zaaflarımızı da gündeme getirmek lazım.
Yukarıda alan savunmasından döndük takım düzeldi dedik,alan savunmasının tuttuğu maçlarda oldu ama her maçta ısrar etmemek gerek.Çünkü rakiple bağlantılı biraz.Avenida 27/4 gibi çok kötü üçlük yüzdesi ile oynadı gerçi ama adam adama savunmada daha iyiydik ve ribauntları toparladık.İlk yarıda daha 11 hücum ribauntu vermiştik rakibe.Toplamda 18-7 hücum ribauntlarında Avenida önde.18 kez ikinci,üçüncü  şans vermek demek bu.
 Uzunlarımız maalesef atletik değil ağır kalıyorlar.Bir de box aut yapmada sıkıntı çekiyoruz.
Yani ribaunt konusu çözmemiz gereken önemli bir sorun.
* İkincisi dış şut yüzdemiz bu sezon her maç aynı şekilde düşük.Dün de 6/1 ile attık.
Neyseki içeriden iyi oynuyoruz da tolere edebiliyoruz.
* 16 top kaybımız var.Rakibin ise 8.Bu da bir sorun.Matoviç 5,Penny 4 top kaybı.
Evet hızlı oynamak istemenin getirdiği sorunlar bunlar ama dikkat etmek lazım.
* Rakipteki hareketli uzunları savunmada sıkıntı çekiyoruz.Dün de Dewanna Bonner dün 20/9 gibi biraz düşük saha isabeti ile oynamasına rağmen 24s.7r.3tç.ile bize sıkıntı verdi.
* Ayrıca rotasyonu biraz daha genişletmeliyiz.Newlin ve Kübra da girmeli.
Dün 7 kişi ile oynadık.Kübra 8.olarak sadece 4 dk.süre aldı.
Tabii sık rotasyonun da sakıncaları oluyor,onu da gözardı etmiyorum.
* Avenida beklediğimiz gibi Bonner,De Souza ikilisine endeksli bir takım.Onlara yardımcı olacak ekstra 3.cü,4.cü isimleri devreye sokmamak lazımdı.Sadece Xargay 10 sayı ile katkı verebildi.
* Asıl ekstra katkıyı hakemler verdi.FİBA'da İspanyol lobisinin ağırlığını zaten biliyoruz da çok kötü maç yönetti hakemler.
* Haftanın maçı seçilen bir önemli müsabaka daha iyi hakemler ve TV rejisi ile yönetilmeliydi.
Maç boyunca skor belirsizliği,yanlışları yapıldı.Fiba'nın daha dikkatli olması gerekiyor.
* Fenerbahçe'nin İspanya şehirlerini fetihleri de artmaya başladı.Geçen sezon Fenerbahçe Ülker  Barcelona destanı yazmıştı,bu sezon mucize galibiyet desekte Bilbao Fatihi oldular.Dün akşam da Kraliçeler Salamanca'yı fethettiler.İnşaallah bu akşam Fenerbahçe Ülker Caja Laboral karşısında bir''Vitoria destanı'' daha yazar.
* Son olarak Candice Parker transferi haberleri güvenilir kaynaklardan iyice artmaya başladı.
Şüphesiz kaliteli bir oyuncu ve özellikle atletik uzun olarak ribaunt ve hücumda katkı yapar
ancak 1-2 oynayabilecek şutu,savunması olan bir oyuncu daha gerekli bana göre. 

23 Kasım 2011 Çarşamba

Günün Spor Ekranı



13.30 Kayseri Erciyesspor - Adanaspor  ( TRT ANADOLU)
13.30 Tavşanlı Linyitspor - Gaziantep B.Belediyespor ( TRT 6)
17.00 İBA Kimya Ted Kolejliler - Nilüfer Belediye (SPORTS TV)
18.00 Karşıyaka - Ç.Rizespor ( TRT ANADOLU)
20.00 A.Efes - Partizan ( NTV SPOR)
20.30 Konyaspor - Boluspor ( TRT 3 SPOR)
21.45 M.Siena - U.Kazan ( NTV SPOR)

20 Kasım 2011 Pazar

Fenerbahçe - Eskişehirspor : 1-0 (Sadece 3 Puan) !!!


13. DK
GOOOOOLLLLL!!!!! Fenerbahçe Bienvenu'nun attığı gol ile 1-0 öne geçiyor.Emre ceza sahası içine uzun oynadı, Alex kafayla indirdi, Bienvenu altıpas önünde gelişine kafayı vurdu kaleci Ivesa topu çıkardı sonrasında dönen topa Bienvenu bir kez daha kafayı vurdu ve top ağlarla buluştu.


* Sadece skor ve 3 puan iyi.Maalesef gene sahamızda kötü futbol oynadık.
* Aradan dönüşlerde sıkıntı yaşıyorduk hep,o yüzden zor maç olmasını beklerken erken bulduğumuz gol ve gene rakibin erken kırmızı kart ile 10 kişi kalması işimizi çok kolaylaştırdı.Artık bu maçı farklı alırız derken maçın sonunda gene yüreğimiz ağzımızda dualarla maçı bitirdik.İkinci yarıda ilk yarıdaki oyunumuzu bile aradık.Kısacası vasat oyun ve süper 3 puan.
* Kadıköy'deki 29.cu yenilgisiz maçımız  oldu.57 gol atıp,22 gol yedik.
* Tamam zor bir süreç yaşıyoruz,etkilenmemek mümkün değil.Yavşaklar Ordusu Şer Cephesinin her gün basenlerinden uydurdukları bizi bile çok etkiliyor ancak onlara en iyi cevap sahada yapılan mücadele ve alınan başarılı sonuçlarla verilir.Bugüne kadar iyi oynamasak ta aldığımız sonuçlarla seslerini kestik.
Bu bilinçle oynamaları gerekir.Sahaya çıktıklarında her şeyi unutup,sadece kazanmaya odaklanmak gerekir.
* Tabii vasat oyun,kötü futbol diyoruz ama ne olursa olsun kazanmayı bilmek,ayakta kalmak ve lider olmak bu takımın mayasının ne kadar sağlam olduğunu gösteriyor.
* Eksikler ve hakemin hatalı kararları da sonuçta etkendi.Hakemi sonra değerlendireceğim,Yobo ve Ziegler'in defanstaki eksiklikleri,forvette Semih'in olmaması da önemliydi.Hadi Bilica Yobo'yu aratmadı diyelim ama Ziegler'in olmaması etkiledi.Çünkü Uğur çok uzun süre sonra oynuyordu ve zaten sol bek değil.Ziegler dengeli çıkışları ile Caner ile iyi işleyen sol kanat oluşturuyordu.Uğur bir kez çok iyi geldi ama Onda da ortaya çıkaramadı,kendi vurdu aut.Semih'te olsaydı en azından sonradan girdiği dakikalarda 10 kişi ile yorulmuş rakibe karşı gol bulabilirdi.Dia uzun süredir yok diye yazılmıyor ama önemli eksik.
İkinci yarıdaki Stoch'un direkten dönen şutu da farkın artmamasına yol açan şanssızlıktı.
Stoch demişken Aykut Kocaman Onu daha fazla oynatmalı.Çabuk oyunculara ihtiyaç var.
* Tabii takımın gidenlerin yerine oyuncu almasına rağmen güç kaybettiği açık.
Şartlar bunu gerektirdi,eleştirmiyorum sadece tespit yapıyorum.
* Ocak Ayına kadar kalan 6 maçı (ki 4 deplasman ve çok zor maçlar) bir şekilde en az kayıpla geçip,devre arasında hocanın kendisinin de söylediği gibi bir santrfor acil acil alınmalı.
Yönetime bırakıyor Aykut Hoca çünkü süreç belirsiz tabii.
* Aykut Kocaman demişken,iyi ki var,bizim için büyük şans.Maç sonrası basın toplantısında söyledikleri çok önemliydi,özellikle Milli takım ile ilgili bizim oyuncularımıza linç yapılırken ,fatura kesilirken,sakatım diye kadrodan çıkarılan Burak Yılmaz ve Giray'ın 4 gün sonra lig maçın çıkmaları (Burak İnter maçına bile yetişmeyecek balonları üfürülmüştü)nı gündeme getirmesi süperdi.Polemik yapacaklar bu sözlerine yavşak basın ama vız gelir.
''Fenerbahçe'de oynayan oyunculara biraz daha fatura kesildi demeyelim ama faturanın büyük kısmı bu tarafa doğru geldi. Emre de bunlardan birisi. Bunlar bir şekilde insan. Bazen Emre de dahil olmak üzere bu insanların, oyuncuların sıkıntıları olabiliyor. Bu konularda bizim yapmamız gereken olayları kavramak ve ona uygun davranışlar göstermek. Emre'yi sorun olarak görmüyorum. Gördüğüm andan itibaren beraber olmanın da bir anlamı yok. Hırvatistan maçından sonra bizim oyuncularımıza gelen oklar, 2-3 gün sonra sakatım deyip ikinci maçta oynamayan oyunculara doğru dağılsa bu oyuncular biraz daha moralli ya da soğukkanlı hale gelirlerdi. Şu aşamada bu şikayeti dile getirmek zorundayım. Oyuncularımı korumak zorundayım. Hem Fenerbahçe'ye karşı hem oyuncularıma karşı birazcık yargısız infaz oluyor. Ama bizim işimiz, başta Emre olmak üzere bütün olaylar karşısında dahi gücümüze inanarak soğukkanlılığımızı korumak olmalı.''
   Sadece dünkü maçla ilgili Baroni'nin yerine neden Sezer veya Özer'i değilde Selçuk'u aldı eleştiriyorum.Evet skoru korumak için ama 10 kişilik  rakibe karşı 1-0 öndeyken daha  cesur olmalıydı.
* Alex formayı özlemiş,iştahlıydı.Asistini de yaptı.
* Henri arayı bence iyi geçirmiş.Dün iyi gördüm.Golünü attı,kırmızı kart aldırdı.Yani neticeye direkt etki etti.Eleştiriyoruz henüz bu takımın 1.Santrforu değil diye ama 4 gol ile en çok gol atan oyuncumuz ve 3 golü (Mersin İ.Y,Karabük,Eskişehir) 3 puan getiren goller.Bunu da es geçmemek lazım.
 Gol yollarında yalnız kalıp kalmadığı sorulan Bienvenu, soruya ''Öyle olduğunu düşünmüyorum. Oyunumuz gereği bütün futbolcuların hareketli oynadığı bir sistemde yer alıyoruz. Kaleye en yakın ben görünüyorum ama herkes zaman zaman kaleye yakın oluyor. Sürekli destek görüyorum. Böyle olduğunu düşünmüyorum'' şeklinde yanıt verdi.
Geçen hafta Kamerun medyasına verdiği demeçte Niang  ile ilgili ifadeleri sorulan Fenerbahçeli futbolcu şunları kaydetti:
''Ben olaya birilerinin yokluğunu tamamlamak şeklinde yaklaşmıyorum. Tek bir hedefim var. Her maça yüzde yüz konsantre olup takımıma maksimum katkıyı vermek istiyorum. Geçmişte önemli yeri olan büyük bir futbolcu Niang. Burada önemli bir yer edindi. Ama şu anda ben kendi işime konsantre olmuş durumdayım. Takımımın başarısı için elimden geleni fazlasıyla yapmaya çalışıyorum.''

* Bekir de iyi isimlerden biriydi.Ancak sık sarı kart görmesinin bedelini cezalı olarak ödeyecek.
Haftaya G.Birliği deplasmanında yok.
* Neticede çok fazla irdelemeye gerek yok ancak kalan zor periyot için tedbirleri almak gerekiyor.Haftaya rakibimiz G.Birliği'nin 0-2'den Beşiktaş'ı 4-2 nasıl yendiği iyi etüt edilmeli.
* Gelelim Emre konusuna ;
 Emre bana göre ülkenin en iyi yerli oyuncusu.Yapısı agresif,hırslı,sahada babasını bile tanımayan bir yapı.Bu özellikleri Onu Emre Belözoğlu yapıyor.Böyle olmasa pek çok tekniği iyi kaybolup giden futbolculardan biri olurdu.Çocukluğunda Fenerbahçeli olmasına rağmen küçük yaşta gs altyapısına alınıp parlaması ve gs'deki hoş görmediğimiz aleyhimize hareketlerine rağmen bize geldiğinde ''oyununu oynasın,formanın hakkını versin yeter'' dedik.Pek çok Fenerbahçeli içine sindiremedi ve hala soğuk bakıyorlar.Biz gerek bizim forma ile gerekse de Milli forma ile hatalı davranışlarına rağmen bilerek hep sahip çıktık.Yavşaklara meze olmasın dedik.Hıyarların efendisi Doberman Topoğlu,Demirkol gibi kendisine her daim düşman kişilere karşı hep arkasında olduk.Zor günler yaşadı biliyoruz.
 Ancak artık kendi arkadaşı ile hoş olmayan görüntüler sergilemesi de sabrımızı taşırdı.
  Rakiple kavga ediyor yetmiyor,kendi arkadaşı ile kavga ediyor,hakemle kavga ediyor yetmiyor kendi kendisi ile kavga ediyor :)) Dün akşam Gökhan'a yaptığı tepki çok çirkindi.Milli maçta da yapmıştı aynısını.
 En sonunda da 1-0 önde,rakip 10 kişilik maçta bile sarı kart görmeyi başardı (!)
Yukarıda dedik yapısı bu zor değişir ama artık biraz öfke kontrolü terapileri mi alacak ne yapacaksa yapsın.Çünkü hem kendisine hem takıma zararı oluyor.Maç sonrası Aykut Hocaya sorulan sorular hep Emre hakkındaydı.Yok oyundan çıkarken hocaya bakmamış,yok niye arkadaşına tepkili,küfürü bilmem nesi sakız gibi çiğner giderler hafta boyunca artık.
 Ne gerek var kardeşim kendini yavşakların ağzına meze yapıyorsun ? Değer mi ?
  Fenerbahçe taraftarının da yanlışa destek vermemesi gerekiyor.Tamam korumacılık iyi şey ama körü körüne olmaz.Bu davranışları destek gördükçe düzelmeyecektir.
* Hakem Tolga Özkalfa.
 Erken gol ve erken (haklı ) kırmızı kart işini kolaylaştırdı.Ancak 47.dakikada Mehmet Topuz'u Kamara'nın  düşürmesi ve her 2 yarıda Henri'nin 2 ofsayt olmayan pozisyonda kesilmesi
yardımcıları ile birlikte ciddi hatalarıydı.

Nadareviç'e gösterdiği kırmızı kart doğruydu.
 Fenerbahçe-Eskişehir maçında verilmeyen 1 penaltı,2 ofsayt



Etiketler